Rusya’yı Okuyamamak: Ukrayna Savaşında Yanlış Analizlerin Tekrarı ve Sahadaki Gerçekler

Uluslararası ilişkiler literatürü, devletlerin davranışlarını rasyonel çıkar hesapları ya da klasik teoriler üzerinden açıklamayı uzun süre temel yöntem kabul etti. Ancak Rusya örneği, bu şematik okumaların çoğu zaman yetersiz kaldığını gösteriyor. 2014’te Kırım’ın ilhakı, 2022’de Ukrayna’ya yönelik geniş çaplı saldırı ve bugün gelinen noktada yaşanan yeni cephe çatışmaları, “Rusya’yı okuyamama” sorununu uluslararası akademi dünyasında defalarca gözler önüne serdi. Pek çok uzman Kremlin’in askeri hamlelerini blöf olarak değerlendirdi, saldırı ihtimalini küçümsedi veya savaşın birkaç haftada biteceğini öngördü. Daha yakın dönemde ise Donald Trump’ın yeniden ABD Başkanı seçilmesiyle barışın hemen tesis edileceğini, hatta Alaska görüşmesi sonrasında sürecin hızlanacağını iddia eden yorumcular öne çıktı. Bu tahminlerin hiçbiri sahadaki gerçeklerle örtüşmedi. Rusya’yı doğru analiz edebilmek için yalnızca diplomatik protokollere, normatif çerçevelere ya da Batı merkezli teorilere y...